Bu makaleyi dinlemek için tıklayınız.

MUDANYA MÜTAREKESİ

CELAL KÜÇÜK

11 EKİM 1922

ARMISTICE OF MUDANYA – ATEŞKES ANTLAŞMASI

Mudanya, “ Büyük Taarruz” dan sonra TBMM’nin siyasi zaferidir.

Ateşkes için oturulan masada, Doğu Trakya Yunan işgalinden kurtarılır.

 “Büyük Taarruz” (saldırı) ile, Türk Ordusu hem Yunanlıları, hem de destekçisi İngiltere’yi yener. Ama hala Boğazlar, İstanbul ile Marmara İtilaf Devletlerinin, Samsun’dan Batum’a kadar bölge İngilizlerin; Trakya, Yunanlıların işgali altındadır. M. Kemal bu yerlerin barışla alınması taraftarıdır ama yine de düşmana sürekli olarak savaşa hazır olduğunu gösterir.

  • 18 Eylül 1922: “Büyük Taarruz”’dan hemen sonra Türk ordusu, Trakya’yı, İstanbul’u ve Boğazları kurtarmak üzere harekete geçer. Bunun üzerine Çanakkale’nin Anadolu kıyısında bulunan Fransız askerleri, Trakya tarafına çekilir, İngiliz askerleri Anadolu yakasında tek başlarına kalır.
  • İngiltere Başbakanı Lloyd George, Doğu Trakya’nın TBMM Hükümeti’nin eline geçme­sini önlemek için büyük çaba gösterir. Fransa ve İtalya, Türklerle yeni bir savaşa girmek istemezler. Sonunda Lloyd George da, diplomatik çözümden yana olduğunu söyler.
  • İstanbul’daki en üst Fransız yetkili General Pelle, İzmir’e gelir, Mustafa Kemal Paşa ile görüşür. Pelle, İtilaf Devletleri’nin belirlemiş oldukları tarafsız bölgelere, Türk ordusunun girmesinin istenmediğini söyler. Mustafa Kemal böyle bir bölgeyi tanımadığını ve Trakya’yı kurtarmadıkça, askeri ha­rekatı durdurmayacağını söyler.
  • 20-23 Eylül 1922: Fransız Başkanı Poincare, İtalyan Başbakanı Sforza ve İngiltere Dışişleri Bakanı Lord Curzon, Paris’te bir toplantı yaparlar. Türk birliklerinin “Ta­rafsız” bölgeye girmemesi ve Boğazların serbestliği konusunda kesin karar alırlar. M. Kemal, kendisine bildirilen bu karara cevap vermez. Türk birlikleri İngilizlerin tel örgülerle çevrele­diği bölgeye kadar ilerler.
  • 28-29 Eylül 1922: İtilaf Devletleri TBMM’ne görüşme çağrısında bulunur. Bo­ğazlar’a asker gönderilmemesi koşuluyla Edirne dahil Me­riç’e kadar, Doğu Trakya’nın Türklere verileceğini bir notayla bildirir. Bunun için de bir konferans teklif ederler. Mustafa Kemal, askeri harekatı durdurur ve Meriç nehrine kadar Trakya’nın derhal Türkiye’ye verilmesi koşuluyla Mudanya’da konferansın yapılmasını kabul ettiğini bildirir.
  • 2 Ekim 1922: İngiliz General Harrington, İtalyan General Monbelli, Fransız General

Charpy ve heyetleri, savaş gemileriyle Mudanya’ya gelirler. Türk tarafında ise Batı Cephesi Komutanı İsmet Paşa (İnönü) başkanlığındaki heyete Fevzi Paşa (Çakmak) ile Refet Paşa (Bele) da gözlemci olarak katılırlar.

  • 3 Ekim 1922: Ateşkes görüşmelerinde İsmet Paşa’nın karşısında İngiltere, Fransa ve İtalya vardır. Yunanistan temsilcisi davetli olmasına karşın katılmaz, Mudanya açıklarında bir gemide kalır, düşüncelerini yazılı olarak gönderir. Bu antlaşmayı imzalamaya yetkisi olmadığını söyler. Anadolu’da Yunanistan’la savaşıldığına göre, barış konferansına bu üç devletin yerine, yalnızca Yunanistan’ın gelmesi gerekirdi. Yunanistan; İngiltere, Fransa ve İtalya’nın arkasında durmayı tercih eder.
  • Mudanya’daki eski bir konsolosluk binasındaki (Bugün müze) görüşmelerin ana konusunu Doğu Trakya’nın boşaltılması oluşturur. Londra’da bulunan Venizelos da, Trakya hemen boşaltılırsa, Rumların katledileceği görüşünü ortaya atar. Bir ara görüşme tıkanma noktasına gelir.
  • 6 Ekim 1922: Görüşmeleri yakından izleyen Mustafa Kemal Paşa, Trakya’nın Türkiye’ye verilmesinin kabul edilmemesi üzerine Türk ordusuna İstanbul’a yürümesi emrini verir
  • Lloyd George da Mudanya’daki görüşmelerden bir sonuç alınmazsa, Türkiye’ye karşı savaş başlatacakları tehdidinde bulunur.
  • Kemal’in amacı Doğu Trakya’yı bir an önce ele geçirdikten sonra, barış konferansına oturmak, yani burayı pazarlık dışında tutamaktı. Böylece diğer konularda daha sıkı pazarlık yapılacaktı. Karşılıklı bu tehiditlerle görüşme kesilir.
  • 9 Ekim 1922: İtilaf Devletleri temsilcileri, görüşmelere yeniden başlamayı kabul ederler.
  • 11 Ekim 1922: Sabah saat 06’da görüşmeler son bulur, ateşkes antlaşması o günkü diplomasi dili olan Fransızca imzalanır.
  • Yunanistan temsilcisinin masada olmaması durumunu açıklığa kavuşturmak için; İsmet Paşa “Yunan hükümeti imzalamazsa ateşkes yürürlüğe girmiş olacak mı?” diye sorunca, İngiliz General Harington olumlu cevap verir.
  • Mudanya açıklarında bir gemide bekleyen Yunan temsilcisi General Simopulos, antlaşmayı herkes imzaladıktan ancak 3 gün sonra imzalar.

 ÖZETLE MADDELERİ

  • 14–15 Ekim 1922: Ateşkes antlaşması, gece yarısı yürürlüğe girer.
  • 14 Ekim 1922 gecesi Türk Yunan şavaşı bitmiş olacaktır.
  • Olası her türlü karışıklıkları İtilaf devletleri askerleri önleyeceklerdir.
  • Yunanlılar Doğu Trakya’yı 15 gün içinde terkedecekler. Türkler burada 8.000 kişilik bir jandarma gücü bulundurabilecek.
  • Yunanlılardan boşalan Trakya’ya İtilaf birlikleri girecek, onlar da 30 gün içerisinde de Türklere teslim edeceklerdir. (Yunanlıların terkettikleri yerleri yakıp yıkmalarına karşı bir önlem olarak bu şart konur.)
  • Boğazlar ve istanbul’un yönetimi ile İtilaf devletlerinin yurdu terketmeleri yapılacak yeni bir antlaşmaya bırakılır.
  • İtilaf Devletleri askerleri bulundukları yerlerde barış yapılıncaya kadar kalacaklardır.
  • Mustafa Kemal, Doğu Trak­ya’nın teslim alınması görevini, Refet Paşa’ya verir ve Refet Paşa, Doğu Trakya Valiliği’ne atanır.
  • 19 Ekim 1922: Refet Paşa kalıcı bir barış sağlanıncaya kadar TBMM Hükümeti’nin bir temsilcisi, olarak İstanbul’da göreve başlar ve Türklerin büyük coşkusuyla İstanbul’a gelir.
  • 19 Ekim 1922: Londra’da Lloyd George Hükümeti çekilmek zorunda kalır. Azılı Türk düşmanı olan Lloyd George’un siyaset hayatı da bitmiş olur.
  • 31 Ekim-26 Kasım:Trakya’yı devralma işlemi tamamlanır.

MUDANYA ANTLAŞMASI’NIN ÖNEMİ

  • Mudanya Ateşkes Antlaşması, ülkeyi, ulusu ve orduyu savaşa sürüklemeden, onurlu ve önemli bir politik başarıdır.
  • O güne değin TBMM Hükümeti’ni tanımayan İngiltere, TBMM’nin siyasal varlığını kabul et­mek zorunda kalır.
  • Bu tarihi antlaşmayla, Milli Mücadele’nin askeri safhası sona erer.
  • Doğu Trakya tek kurşun atmadan Yunan işgalinden kurtarılmıştır.
  • İngiltere’de Lloyd George Hükümeti’nin düşmesine neden olur.
  • Bundan sonra Türkiye Lozan’a diğer ülkelerle eşit şartlarla gidecektir.

SELAMLAR, CELÂL KÜÇÜK