Tarihte; Bir ulus için adanmış 57 yıllık yaşamında, çok zor ve çoğu zamanda tek başına kalarak, sürekli kuşatılmışlıkla mücadele eden, çok kısa bir döneme sığdırdığı devrimler ve reformlar yapan insan, bizim baş yoldaşımızdır. ülkesinin kaderini değiştiren dünya döndükçe hep anılacak, mazlum uluslara örnek olup, tarihe mal olmuş çağların büyük devrimcisine, dünyada Gazi Mustafa Kemal Atatürk denir.
Çanakkale Savaşından başlayarak kurulu düzen yöneticileri tarafından sürekli olarak eylem ve işlemleri engellenen, Gazi Mustafa Kemal Atatürk düşünce ve eylemlerinden hiç bir zaman ödün vermemiştir. Padişah Abdülhamit zamanında dört kez tutuklanıp, devrimci mücadelenin, kitlelere önderlik yapmanın oyuncak olmadığını bilen ve bunun bedelini farklı şekillerde ödeyen bu insan, bana göre halkının büyük çoğunluğu tarafından tam olarak tanınmamaktadır. Alt yapının üst yapıyı belirlediğini, yaptığı alt yapı devrimleri ile, halkına ve dünyaya gösteren Gazi Mustafa Kemal Atatürk‘ün kabesi, son tahlilde insan ve insanlıktır.
İstese çok rahat kendini diktatör ilan edip, halkını yok sayacak güce sahipken bunu hiçbir zaman aklının ucuna bile getirmemiştir. Halkı için örnek çok güzel şeyler yapan bu insan, günümüzde anıldığı her yılda popülist söylemlerle dar kalıplar içine sığdırılmaya çalışılmasına rağmen, yattığı yerden hala kendisi emperyalizme hizmet eden karşıtları ile mücadeleye devam etmektedir.1950 yılından beri sürekli kendisini itibarsızlaştırıp, devrimlerini ortadan kaldırmaya yönelenlerle mücadelesi devam etmesi onun ideolojik olarak ne kadar sağlam temellere dayandığınıda göstermektedir. Atatürk‘ü anmak sadece ulusal günlerde evlere, işyerlerine (özellikle son yılda gökdelenlerde ve plazalarda Atatürk’ün asılan bayrakları küçülmeye başlamıştır) onun bayraklarını asarak anmak, basitleştirilecek ve geçiştirilecek bir iş değildir. Yaşamın her alanında onun ilke ve devrimlerine sahip çıkıp, daha ileri noktalara taşıma görevimizin olduğunu unutmamamız gerekmektedir.
Emperyalizmin ağababaları ile yerli işbirlikçileri bilmektedirler ki, önlerinde en büyük engel olarak Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ü görmektedirler. Atatürk ilke ve devrimlerini ancak cahil bir toplum ile yenebileceklerini gördüklerinden, bu ülkenin sorumluluk hisseden her insanın önceliği artık var olan kitleleri cahilleştiren eğitim düzenine karşı mücadele etmeleri boyunlarının borcudur. Andımız odur ki, dünya döndükçe Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ü anmaya devam edeceğiz. Namuslu, yurtsever, laik ülke sevdalısı insanlara da yakışan budur. Yıldızlar yoldaşın olsun, ışıklar içinde uyu baş yoldaşımız.
Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ü, 86 ölüm yıldönümünde de hiç eksilmeyecek, her gün daha da artan saygı, sevgi ve minnetle anıyorum.