Herkesin seçim düşüncesi kendine!
Kuşadasında birbuçuk yıl yaşadım.
İki oyun sahneledim DTDilligil Tiyatrosunda, bir oyunu prömiyer’e (ilk oyun) 15 gün kala kaldırdım.
Öncelikle Kuşadası yaşam için kışları harika bir yer. İnsanlarıyla, hayvanlarıyla mükemmel bir yer..
Sakin yaşam, iyi hava şartları ve huzur. Bunları bulabileceğiniz bir yer.
Kötü olanlar; öncelikle belediyenin insanlara bakışındaki çarpık popülarite özentisi ve lumpen idari düşünce sistemindeki şakşakçılar ve bana birşey olmasıncı yandaş gürüh.
Bu denklem politikadan sanata kadar temel hizmetleride içerince, o boy boy afişlerde başkanların isimleri yanına yapıştırılan sloganlarda kalmış.
Örneğin sayın Kuşadası belediye başkanı herşeyde ismini yanına yazıyor ama beş yıldır kadınlar denizinde tüm yaz denize inen en önemli yol olan 4. Sokak’a bir tek kazma vurmadı, yoldan çıkan metal boruları bile bizler eğip büktük de araçlar geçti, çöp ve pislikten geçilmedi yamuk yumuk yokuş aşağı yolda birçok yaşlı insan düştü, örselendi.
Ama sayın başkan ne yaptı?
Kadınlar denizi ana girişinde, sahilde, girişe, bence harika bir heykelcik oturttu, yazımda resmimde görülen. Bu onun yönetim, hizmet tercihiydi.
Sanırım bu örnekten de anlaşılacağı gibi; İhtiyaçlarımızın seçiminde 2023 Türkiye’sinde populist olamayız. Tabiki bence. Demokrasi dediğimiz sağlıklı nefes alma biçiminde seçenek ve yetki kimdeyse o yapıyor. Mesela binlerce elektrik parası ödeniyor, eski başkanların üzerinde durup projeler ürettikleri, Akdeniz belediyelerinin uygulayıp çözüm buldukları bir konuda çaba yok, “Gelecek dönemde yapacağım safsatası başlıyor”
Deniz kirliliğini biz denize giren kitle hissediyoruz, bir çok bölgede lağımlar çokça patlıyor, (Kadınlar Denizi – notestik- vb) ama yönetim mavi bayrağıyla geziyor.
Trafik, park ve yıkımlar sorunu çok dillendiriliyor; Yönetim yine konformist; Benim park yerim var ya anlayışıyla yürütürken, elektrikli bisikletime bile park yok. Bunu uzatmaya kalkmayacağım, Bir Tiyatro salonu bile yok ama iki senedir kültür merkezi yaptıracak Başkan! “Gelecek dönemde yaparım” safsatası başlıyor.
Bu arada binlerce bina ruhsat alıp yükseldi adada , ama karbon emisyonu üyesiyiz, hesapta çevreciyiz.
Daha önceki belediye başkanlarından birinin kazandırdığı bir belediye işletmesi yaşantımızdaki heryere yerleşip, yüksek fiyatlarla bizi adada hiçbir yere gidilmez hale ekonomik olarak getirdi. Bir tek papazın hamamı serbestti, seneye nolur bilmem..
Biri bana Türkiye’de, İstanbul’da bile heykel için toplantının bir defa olduğu halde Kuşadası’nda neden üç toplantı yapıldığını anlatsa ya? Yoksa başkan avukat değil de heykeltraş mı?
Bu çizelgeyle baktım ben, önem verdiğim Başkan’a;
Ben bu düşünceler ve verileri de değerlendirerek; seçilecek belediye başkanı ve her kuruma adayların vasıfları hakkında daha çok kafa patlatmanın gereğini görmekteyim.
Örneğin;
Kendi adıma mevcut Başkan’a (tanımaktan çok memnunum)
bu seçimde oy vermeyeceğime eminim, umarım bu yarışta da olmaz.
Yarışta olursa;
CHP oylarında sandıkta bariz bir gerileme görülecektir.