Paranın İki Yüzü: Özlem Çerçioğlu İle Recep Tayyip Erdoğan
VELİ YALÇIN
AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan 22 yıllık iktidarı sayesinde ülkedeki siyasetin belirleyicisidir. Özlem Çerçioğlu’nun 2002-2009 yılları arasındaki milletvekilliği dışında, 29 Mart 2009 tarihinden günümüze kadar 16 yıldır önce Aydın Belediye daha sonra Aydın Büyükşehir Belediye Başkanı olarak 2029 yılına kadar Aydın’ın yerel siyasetinde belirleyici olmaya devam edecek gibi görünmektedir.
Ulusal ve yerel siyaset alanından bu kadar iktidar olan bu iki kişi arasında ne tür benzerlik vardır.
2001 yılında kurulan AKP’nin kuruluşunda görev alanların birçoğu partiden ayrıldı, ihraç edildi veya tukaka ilan edildi. Erdoğan kardeşim dediği ve Cumhurbaşkanı olmasına vesile olduğu başta Abdullah Gül olmak üzere birçok kişiyle yollarını ayırdı. 2009 yılında belediye başkanı olan Çerçioğlu’nun birlikte yola çıktığı hiç kimse bugün yanında değil. 2014 yılında Mesut Özakcan ve 2020 yılında Fatih Atay’ın Efeler Belediye Başkanı olmasını istedi, oldular ve her ikisiyle de geçinemedi. Efeler ilçesi kaybetti. Özakcan ve Atay’ın belediye başkanı olma yetenekleri yoktu. Her ikisi de kasaba politikacısıydı ve dünyaları kısırdı. Aynı Çerçioğlu 2024 yılındaki yerel seçimlerde Anıl Yetişkin’in belediye başkanı olmasını sağladı. Önümüzdeki beş yıl ne olacağını yaşayıp göreceğiz, huylu huyundan vazgeçer mi?
Erdoğan’da Çerçioğlu’da algı yaratmayı seviyorlar. Erdoğan yandaşları Erdoğan’ın “dünya lideri”, Çerçioğlu yandaşları da Çerçioğlu’nun “topuklu efe” olduğu nakaratını tekrarlamayı sevmektedirler. Her ikisinin yandaşları eleştirilerini kapı arkasında yaparken kapı önünde her türlü övgü ve yalakalık yapmaktan hiçbir beis görmüyorlar. Bu parti yönetim, basın yandaşlarıveya iş güç sahipleri olur.
AKP ve Erdoğan iktidarı ülkeyi her anlamda yüzyıl geriye götürürken, Çerçioğlu Aydın’ı 20 yıl önceki halinde tutmayı sevdi. İktidar yollar, köprüler yaparken ülkeyi tepeden tırnağa çürüttü ve çürümenin sonucu ortaya çıkan koku nefes almayı imkansız hale getirdi. Çerçioğlu bir iki parkın dışında sanattan-kültürden uzak başka bir dünyada yaşadı, yaşamaya devam ediyor.
Erdoğan ve Çerçioğlu her koşulda tek adam olmayı seviyorlar. Başarıyı kendilerine başarısızlığı başkalarına yüklemekten kaçınmıyorlar. Görevleri gereği sahip oldukları olanakları yandaşlarına makam, mevki ve ekonomik olanak olarak dağıtmayı devam edecektir.
Erdoğan ve Çerçioğlu paranın iki yüzü gibidir. İkisi de başarısızdır. İkisi de entelektüel değildir. İkisi de kasaba politikacısıdır. İkisi de algıdan beslenmektedir. İkisi de yeteneksiz, sıradan insanlarla çalışmayı sevmektedir. İkisi de tek adamdır.