Bu makaleyi dinlemek için tıklayınız.

“Sıradışı Belediye Başkanı”

Sıradışı kişilik, yüklü kültür birikimi;
Kimden bahsediyorum ki?

Aynı anda ciddi bir konuyla ilgili bilgi paylaşımı yaparken, karşıdan geçen kasketli köylüsüne selam verebiliyor, esnafların yoğun olduğu arastadan geçerken kimseyi atlamadan güler yüzüyle hatır sorabiliyor. Bıkmadan usanmadan mutluluk içinde ve güler yüzüyle.
Hemde ciddi ve samimi olarak, üstelikte olağanüstü iletişim diliyle.
Yanındaki küçük bir ilkokul öğrencisinin başını okşadığında, onun göz seviyesine kadar inerek adını soruyor, arkasındanda bir isteğininin ollup olmadığını.
Soruyor çünkü çocukları çok seviyor onların isteklerini muhakkak yerine getiriyor. İlgileniyor çünkü yaptığı iş onu mutlu ediyor.
Teşekkür beklemiyor, taltif edilmeyi övülmeyi hiç sevmiyor. Öyle ki çocuklar onun belediye başkanı olduğunu bile bilmiyor. Çocuklar onu bir insan, iyi bir insan olarak biliyor. Hepsi bu..
Sanki kendisi önden gidiyor, belediyede arkasından peşinden geliyor başkanın.
Ne kadar duygulu yüksek ve insani bir onur. Herkese nasip olmaz.
Makam arabası yok bisikleti var. Şehir merkezlerine bölgenin minibüsleriyle gidiyor, bazende yoldan geçen arabalarla..
Kolay yaşıyor eşitliyor, paylaşıyor, kısacası mutlu ediyor.
İyilikseverliğinin yanında yüksek bir adalet duygusu ve eşitlikçi bir beyne de sahip.
Nereden biliyoruz?
Aynı çöpü toplayan kamu işçisiyle taşeron işçisini aldıkları maaşlarıyla eşitliyor bu sıradışı başkan. Bunu yapmak hiç de kolay olmasa gerek, ama bunu bile başarıyor.


Sevmeyeni neredeyse yok gibi.
Yeri geldiğinde bir sosyal bilimci bir ekonomist ve yeri geldiğinde bir kültür elçisi. Kültür elçisi diyorum çünkü yaşadığı şehrin adını Avrupa’ya ezberlettiriyor.
Şehrine (Cittaslow) sakin şehir unvanını aldırarak Aydın’ın Yenipazar’ının adını tarihe silinmez harflerle kazıtıyor. Tabi ki Yenipazar Belediye başkanı Yüsran Erden bey’den bahsediyorum.
Daha önceden bir tanışıklığımız olmuştu ama şansım yaver gitmişti ki, Efeler Belediyesinin kitap günleri etkinliğinde epeyce sohbet etme imkanı yakalamıştım. Kendisine bir kitap hediye etmiştim. Türkiye’de bir ilk olan “Taşların Dili” sergisinden bahsettim.
Çok etkilenmişti figüratif taşların hareketliliğinden.
“Bu eserleri bizim orada Yenipazar’da Hafıza İstasyonunda sergilemeliyiz” dedi.
Hafıza İstasyonu?
İki kelime kısa bir cümle,
O da ne öyle?
Hafıza İstasyonu…
Benzin istasyonunu, Tren İstasyonu…
Bunları biliyordum tamam ama Hafıza İstasyonu da neyin nesiydi?
Bölgenin hafızasını bir yerde toplayan, şehrin ve yörenin yerel tarihinin tüm birikimini bir araya getiren bakir bir düşünce ve icraat. Tertemiz akça pakça.
Bu yere bu çarpıcı ünvan tadındaki isme sadece ben mi şaşırmış ve çarpılmıştım acaba?
Hayır..
Gazeteci Sedef Kabaş’da bu olağanüstü Hafıza İstasyonunun varlığına ve adına hayran kalmıştı. Gözlerimle gördüm kulaklarımla duydum.
“Beni davet edin oraya lütfen gelirim” dedi.
Tabiki başkanda nazikçe davet etmişti. Başkanın yanında, Yenipazarı sahiplenip sessizce onaylayıp ben bile gururlanmıştım bu onur dolu sözlerden.
Ne kadar güzel bir durum aslında, anlık küçük bir mutluluk büyük zenginlik bu olsa gerek.
Peki bu istasyonda gerçekten bölgenin, YörükAli coğrafyasının hafızası varmıydı?
Evet vardı.
Cumhuriyetten önce ve Cumhuriyetin kurulduğu yıllardan sonra evlerden köylerden her şey oraya taşınmıştı.
Pulluktan Saban’a, matbaa makinesinden Osmanlı döneminden kalma nikah kalamozası defterine kadar her şey vardı orada.
“Bende bu da var başkanım diyen” getirmiş bu istasyona eskilerden ne varsa. O’da ayrım yapmadan, kırmadan dökmeden özenle sıralamış istasyonun onur köşelerine bu tarih kokan hatıraları.
Sergimizi burada açtık eşimle beraber. Çok ilgi gördü gururlandık onurlandık. Tabiki Yenipazar Belediyesi’nin himayesinde.
“Teşekkür ederim sayın başkan size”
İçimden kendi kendime:
“Buralara çok fazla geliyor bu adam” demiştim. Önyargısızca saf ve tarafsız siyasi düşüncelerimle..
Keşke Yüsran başkan o temiz açığa çıkmayı bekleyen düşüncelerini hayallerini sihirli parmaklarıyla Aydın’ın merkezine de taşısa. Dokunsa bizim oralarada, alsa götürse bizide bir üst lige.
Teşekkürler Yüsran başkan teşekkürler sana..

Ahmet Keleşoğlu