Bu makaleyi dinlemek için tıklayınız.

ÜLKEMDE EMEKLİ SANATÇI OLMAK

Yine herşeyin karıştırılıp, özellikle çarpıtıldığı bu ülkede; Emekli sanatçı olmak!

Hatırlıyorum, yıllarca çalışıp bir araba bile alamayacak parayla emekli olmuştum.
Bir çok karışık durum ( Fettullahın yarattığı) sonrasında , Ankara’dan İstanbul’a yerleşmek üzere döndük.
Eee İstanbul ama oranın da bir yaşam standartı var, öyle emekli maaşlarıyla felan üstüne çocuk okutarak yaşam hiç kolay gelmiyor sanat dünyasından olanlara.
Yıllardır parsellenmiş işler (seslendirme, dizi, özel tiyatro yönetmenliği) ekmek aslanın ağzında.. Her neyse, biz de ucundan , yanından ekmeği tırtıklamaya başladık ki; Hoop dur dedi sağcı hükümet özal ile. Maliye biliyorlar ya!
Kendi mesleğimi icra etmemden dolayı, üstüne stopajı/ KDV si/ gelir vergisi ödendiği halde bir de , ‘mesleğini yapmak ‘vergisi aldılar binlerce lira..
Yıllar geçti, bu haksız vergiden vazgeçti hükümet.
Bizlerde mutlu olan sanatçılardandık.

Daha sonra , hastalık geldi çattı, iki seneye yakın kapanmalar yaşandı, tiyatrocular çalışamadı.. Yan geliri olmayan sanatçıların tümü dizilerde kazanmak için tüm bu sektördeki patron olan, inşaatçı ve reklamcı artıklarıyla, bir de siyasetin rantçılarının yandaşlarıyla uğraşarak ekmek kazanılıyordu. Çünkü onların büyük bir çoğunluğu, Devlet bankalarından bulduğu, hediye gibi kredilerle patron olmuşlardı. (Hatırlayın ATV satışını sabah yayın gurubunu) bunların hepsi bir projeydi benim düşünceme göre!
Bu iş kolunda eski yapımcılardan çok azı vardı artık.
Zaten hükümetimizle ters olanlar bu konuda ayakta kalamıyacak gibi görünüyordu; Sonunda da böyle oldu..

Bu devam eden yapı biraz da işlerin, ana metinlerin gösterime çıkış yolunda metinlerde ilkellik ve zaten çoğu yönetici (Padişah/Kral) tarafından çarpıttırılan tarihin bir görüş yönüne işaret ettirilerek, izleyicinin bu şekilde düşünmesi isteniyordu.
Bunun sosyolojik ve tarihsel yanını başkaları tartışır ileride. Beni ilgilendiren; Oynadığım metni sorgulamak ve izleyene doğruyu aktarmak namuslu, iş etiği.
Bu da kalmayınca, et mi yedin ot mu yedin karışınca; biraz ağırdan almak gerekti benim gibi düşünen bazı sanatçılar için.

Bu noktada hükümetimiz şöyle bir yardımda bulundu sanatçılara.
İki sene çalışamıyan, iş yaptırılmayan tiyatro sanatçılarına, müraacatları durumunda 3 bin tl.
Şaka gibi, o insanların evine bir ayda doğalgaz ve elektrik diye o parayı yolla sonrada bunu uygun bul.
Zaten bu bakış çoğu siyasetçi ve bürokratın resmi bakışı değilmi?
Ulufe dağıtmak.
İhtiyaç sahibi İnsanlarımızı düşkün durumunda görmek.
Şimdide bir defa 5000 tl vereceklermiş emeklilere
ama çalışmamak şartıyla.

Yahu lütfen biraz anlayış; Hangi sağlığı kendini taşımaya uygun emekli birşeyler yapmadan durabilir ki!
Birşeyler yapmak biraz kazanmaksa ona da eyvallah diyenlere verme 100 yılın sonunda gelen sus payını!

RAHMİ DİLLİGİL