Bu makaleyi dinlemek için tıklayınız.

 

Alevi Kültüründe Hızır İnancı

ERDAL KILINÇ YAZDI

Çok günah işledim senin katında
Eriş Şâh-ı Merdan sen imdad eyle
Kul daralmayınca Hızır yetişmez
Yetiş Hızır Nebî sen imdat eyle

Hızır, Aleviler arasında çok özel bir yere sahiptir. Çünkü o, fakirin yanında zalimin karşısındadır. Darda kalanların yanındadır. Ak sakallı, bembeyaz elbiseleriyle bozatına binip diyar diyar dolaşarak insanları koruyan, kollayan, kurtaran ve hoşgörü ile sevgiyi harmanlayan Pir’dir. Bilge, ulu, evliya ve derviş gibi bir değil birden fazla kişiliğiyle insanlara doğru yolu gösteren manevi güçtür.
Hızır, bugün oldukça geniş bir coğrafyada dara düşenlerin, ezilenlerin, karda tipiye tutulanların, denizde boğulmak üzere olanların, işkence görenlerin, hastaların, fakirlerin, “yetiş imdadıma ya Hızır” diyerek çağırdıkları ortak bir isimdir. Ölümsüz olduğu bilinir.
Hızır; Alevilere göre, kimi zaman bir melek, kimi zaman kurtarıcı ve yaratıcıdır. Alevi kızılbaşlar misafiri Hızır’la, Hızır’ı da Hz. Ali ile özdeşleştirmişlerdir. Alevi Kızılbaşlar. Hızır, Nebî’dir,Hızır, Şâh-ı Merdan Ali’dir. Ya da Hz. Ali’nin insanlara anında yardımcı olması için gönderdiği yanı başımızdaki temsilcisidir.
Aleviler arasında Hızır kültü, Tanrı’nın somut olarak insanlar tarafından görülme ve gösterilme şeklidir. Hızır da Tanrı gibi yapıp etmeleriyle “gâh gökyüzüne çıkar âlemi seyreder; gâh yeryüzüne iner, her varlıkta kendini gösterir”. Bu inanma biçimi Hızır ritüelinin doğuşunun temelidir. Bu anlayış, düşünüş ve inanış içerisinde yaşanan her gün Hızır’ındır ve her zaman Hızır’a aittir. Hızır zamansızdır, mekânsızdır. Her zaman ve mekân ona aittir. Her yerde, her zamanda, her kişide kendini var eder. Dileklerinin, muratlarının gerçekleşmesini bekleyenler ve Hızır inancına imanla bağlı olanlar için Hızır, insan, ağaç, kuş, kaya, göl, ırmak, dağ vb. şeklinde her yerde ve her zamanda vardır, aralarında sürekli yaşamaktadır veya herhangi bir varlık olarak hayat vermektedir. Her şekil ve hâlde insanların arasındadır. Hızır’ın rızasını almak isteyenler başka insanlara, başka hayvanlara, çevreye, doğaya, ağaca, kuşa, bir köpeğe zarar veremezler. Öldürmek, koparmak, yakmak, kesmek, yok etmek istedikleri bu varlıkların her birinde Hızır olabilir, Hızır bunu görebilir anlayışı ve inancıyla hareket ederler. İnanışın bütün cepheleriyle düşündüğümüzde Hızır bütün iyi insanların, erenlerin, meleklerin gücünü kendinde toplayan olağanüstü bir varlıktır. Anlatmaların büyük bölümünde mazlumun yanında zalimin karşısında yer alır. Bu hâliyle Hızır halkın dilidir, gönlüdür. Zorluktan ve darlıktan kurtuluşun, dolayısıyla umut ve eylemin adıdır. Umut dilenendir, istenen ve beklenendir. Eylem ise çağırma, olumsuzu haykırma, birlik olma, bir arada yaşama çoğalma ve nihayet beklenenin gerçekleşmesi için hareket etme hâlidir. Oruç, cem, kurban, lokma, niyaz vb. ritüellerle aslında halkın birlik hâli sağlanmış ve umut edilen halkla birlikte gerçekleştirilmiş olur. Soyut Hızır, yapılan ritüel tören ve uygulamalarla somutlaştırılır. Bireylerin tek tek sesi, çok sese, çoğunluğun sesine döner. Zaten istenen, beklenen de budur. “Yol bir, sürek binbir”. Hızır bayramı olarak nitelendirebileceğimiz bu inanç ve kutlamaların mitolojik, dinsel, etnik, bölgesel vb. pek çok yönü bulunabilir. Şüphesiz bu bayramları değerlendirirken her birini kendi inanç ve iklim coğrafyası bütünlüğünde, fakat binlerce yıllık insanlık tarihi içindeki serüvenini de görerek ele almak gerekir. Öte yandan, coğrafi ve iklimsel şartların inanca etki ettiğini de çok rahatlıkla söyleyebiliriz. Geçimi hayvan besleyiciliği veya toprağa bağlılık olan insanların inanç dünyası da yaşama şekline bağlı olarak şekillenmektedir. Doğa ile iç içe yaşayan ve doğayı Mutlak Varlık’ın bir parçası gören insanların Hızır algısı da bu çerçevede şekillenmektedir. “Kul çağırmayınca Hızır yetişmez” atasözündeki sırda da ifade edildiği üzere Hızır’ın varlığı insanların çağrısına, eylemine; darlık, yokluk, güçlük içindeki insanların kurtuluşu da Hızır’a bağlıdır. Aşk ile…

Erdal Kılınç Yazdı

 


Bu yıl Kuşadası Cem Evi olarak 7 – 8 – 9 Şubat da Hızır oruçlarımızı cem evimizde beraber açacaz. 9 Şubat Perşembe günü hızır cemi yürütülecek…