Sözü geçen bir Ekonomi Yazarını dinliyorum. Yurdumuzun İç – Dış Ticaret, Siyaset, Hukuk durumunu Ekonomist gözü ile değerlendiriyor. Güleyim mi, ağlayayım mı, bilemedim. Düşününce de, bizden başka Dünya alem haklı görünüyor. Çünkü;
*Sosyal Medya da erişim engeli getiriyorsun. mahkeme kararın yok, Başkan kapatmıyor, Bakanlık kapatmıyor İletişim Kurumu Başkanı yetkisini kullanarak kapatıyor. Ve Dünya şaşkınlık içinde.
*Bugün yani, haftanın ilk günü İstanbul Borsası 7 puan düşüş ile başlıyor. Küçük ve Orta ölçekli Yatırımcı sürekli kaybediyor. Borsaya güven yerlerde sürünüyor. Borsada yatırım yapan bir İnsanın 100 lirası, Yedi ay sonra 82 lira kaybediyor.
*İktidar günlük kararlar ile ayakta durmaya çalışıyor. Muhalefet ise sadece uzaktan izlemek ile yetiniyor.
*Hukuk alanında yaşanan Olumsuz davranışlar Dünya Ülkelerinde şaşkınlık ile karşılanıyor. Sadece Can Atalay örneğinde bile; Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi, Ülkenin Anayasa Mahkemesinin kararlarının uygulanmaması onlar için büyük sorun demektir.
*Yurdumuzda yatırım yapmayı düşünen Avrupalı kuruluşun yetkilisini arayan bir Bürokratımız ( bir sorun olursa 7 / 24 saat beni arayabilirsiniz. Ben sorunu hallederim ) deyince Adam şaşkınlık sonrası vaz geçtiklerini aktarıyor.
Kısacası daha Eğitim, Sağlık ve Dış Siyaset konularından söz edemedik. Bildiğim tek bir şey var ki; Yurdumuz günlük yaşıyor, Muhalefet’te ne zaman zayıf düşecek diye bekleyip seyrediyor.
Ezcümle; Saldık çayıra, Mevlam kayıra. Mevlam da; nereye kadar koruyacak bilen yok. Hep dediğim gibi ;
Ruh ve Beden sağlığımızı korumamız gerekiyor. Özellikle…
Saygılarımla.