Hafızayı Tazelemek / Unutmamak
VELİ YALÇIN
31 Mart yerel seçimlere çok kısa bir süre kaldı. Seçimler yaklaştıkça partilerin adayları ve izleyecekleri yollarda belli olmaya başladı.
VELİ YALÇIN
DEM’in yerel seçimlere 81 ilde kendi adaylarıyla girme eğilimini açıklamaları olay oldu ve sert tartışmaları da beraberinde getirdi. Bu eğilim AKP’lileri sevindirirken, CHP ve muhalif olduklarını ifade eden muhaliflerini kızdırdı. DEM’in bu kararının gerçekleştirmesiyle CHP’nin ve İmamoğlu’nun İstanbul seçimlerini doğrudan etkileyecektir.
CHP’lilerin Başak Demirtaş’ın İstanbul’dan büyükşehir belediye başkanı aday olma ihtimaline gösterdikleri tepki sonucu insan “Sahibini dövemeyen eşeğini döver / Eşeğini dövemeyen semerini döver / Semerini dövemeyen çulunu döver / Çulunu da dövmeyen dizini döver” atasözünü hatırlamadan edemiyor.
2019 yerel seçimlerde Ankara, İstanbul ve Antalya büyükşehir belediye başkanlarından aday çıkarılmadı ve CHP bu illeri AKP’den aldı. İmamoğlu’nun İstanbul’u ve Yavaş’nın Ankara’yı İYİ Partililere teslim ettiği epey konuşuldu. Böcek Antalya’da DEM’e bir toplantı için salon vermeye yanaşmadı. DEM’den sürekli fedakarlık isteyenlerin gösterdiği sonuç nankörlükten başka bir şey değildir. Bunun için güzel bir söz vardır: “Hak etmeyen için fedakarlık yapmayın. Göreceğiniz tek şey nankörlük olur.”
Başak Demirtaş’ın adaylık olasılığı karşısında tepki göstereceklerin gözden uzak tutmaması gerekenler bu kadar değil hiç kuşkusuz. Utanmamak için zaman zaman hafızamızı tazelemek gerekir. Bireysel ya da toplumsal hafıza tazelemek iyidir. Unutmayı engeller. Unutmamak ders çıkarmaya yarar.
2023 Milletvekili Genel Seçiminde ittifak yaptığı Deva Partisi’ne 14, Saadet Partisi’ne10, Gelecek Partisi’ne 10, Demokrat Partisi’ne 3 ve İYİ Parti’sine 1 milletvekilliği vermekten tereddüt etmedi. Bu partilerin hepsi İstanbul, Ankara ve Antalya’da büyükşehir belediye başkan adayları çıkardı. Bu partilere ses çıkaramayanlar DEM’e vurmanın dayanılmaz hafifliğini yaşıyorlar. El İnsaf!
AKP ve Erdoğan’nın DEM’in İstanbul ve Ankara’da aday çıkarması karşılığında kayyum uygulamasına başvurmayacakları ve Edirne Hapishanesi’nde siyasi rehine olarak tutulan Selahattin Demirtaş’ın serbest bırakılacağı dile getiriliyor. Erdoğan’ın seçim kazanmak için herkese her türlü tavizi vermeye hazır olduğunu geçmişten biliyoruz. Seçimi kazandıktan sonra verilen sözlerin kolayca unutulacağı ve imzalanan protokolleri tanımayacağı da herkesin malumudur. Mahkemelerin verdiği kararların tanınmadığı, Anayasa’nın uygulanmadığı ve Uluslararası yasaların hiçe sayıldığı bir ortamda verilen sözlerin ya da protokollerin önemi var mı?
Yeniden Refah Partisi (YRP) Genel Başkanı Fatih Erbakan, Erdoğan’ın milletvekilliği seçiminde partisine verdiği vaatleri tutmadığını ve aralarında imzalanan protokolü tanımadığı ifade etti. Genel seçimlerde başına gelenden (başına gelecekleri bilmediğini sanmak bizim için safdillik olur ya, neyse) ders çıkaran Erbakan, yerel seçimlerde işi sağlam tutuyor.
AKP ile DEM arasında böyle bir konuşma var mıdır, bilinmez. Olması da kimseyi tedirgin etmemelidir ama YRP/Erbakan’ın başına gelenin DEM’in başına gelmeyeceğinin de garantisi yoktur.
Erdoğan karşısında yer alan ve kendisine muhalif olan hiçbir parti ve politikacının kendisiyle müzakere ederek politik kazanım sağlamasına müsade etmeyeceğini geçmişten biliyoruz.
VELİ YALÇIN
